Hemoroidli kişilerin yaklaşık %40’ında herhangi bir semptom görülmez. Semptom gösteren hastalar genellikle dışkıda parlak kırmızı kanama, şişmiş ve tromboze olmuş hemoroid damarlarında ağrı (kan pıhtıları oluşmuştur), şiddetli kaşıntı ve anüs çevresinde rahatsızlık nedeniyle tıbbi yardım isterler. Hemoroid damarlarından kanama genellikle her zaman ağrısız ve dışkılama ile ilişkili olsa da, bazen dışkılamadan bağımsız olarak da ortaya çıkabilir. Kan genellikle parlak kırmızıdır ve dışkının etrafında görülür.
Bazı durumlarda, bağırsak hareketinin sonunda tuvalete kan damlayabilir. Kanama genellikle ıkınma ve dışkılama nedeniyle oluşur. Nadir durumlarda, kronik kan kaybı demir eksikliği nedeniyle kansızlığa yol açabilir ve halsizlik, baş ağrısı ve yorgunluk gibi şikayetlere neden olabilir. Anüs çevresinde kaşıntı, hemoroidli hastalarda sık görülen bir diğer semptomdur. İç hemoroidler genellikle semptom göstermez.
Ancak anüsten dışarı çıkan hemoroidal damarlar sonucu bazı şikayetler görülebilir. Bu durumda iç hemoroid belirtileri arasında kanama, kaşıntı ve ağrı şikayetlerinin yanı sıra anüste akıntı, ıslaklık, dolgunluk ve rahatsızlık hissi de görülebilir.
Hemoroidin nedenleri nelerdir?
Anüs çevresindeki damarlar basınç altında şişmeye meyillidir. Hemoroidler, alt rektumdaki artan basınç nedeniyle damarlar şiştiğinde oluşur. Bu genellikle dışkılama sırasında ıkınma, uzun süre tuvalette oturma, kronik ishal veya kabızlık, aşırı kilolu veya obez olmak, hamilelik, düşük lifli beslenme ve sürekli ağırlık kaldırma nedeniyle oluşur.
Ayrıca ileri yaşlarda hemoroid gelişme riski artar. Yaşlandıkça rektum ve anüsteki damarları tutan ve destekleyen dokular zayıflar ve gevşer, bu da hemoroidlere neden olur. Bu durum hamilelikte de görülebilir. Hamile kadınlarda bebeğin ağırlığı nedeniyle rektumun baskı yapması hemoroidlere neden olur. Bu dönemde hemoroidlerden korunmak için beslenmeye dikkat etmek, özellikle lif içeren besinlerin ve beslenmede meyve ve sebze tüketimini artırmak, kabızlığı önlemek önemlidir.
Bir yanıt bırakın