VARLIK
Irak’ın azizlerinden. Adı Mahmud bin Yûsuf’tur. Bâbâniyye sülalesindendir. 1717 (H.1130) yılında Karadağ’da doğdu. 1800 (H.1215) yılında Kerkük’te vefat etti.
Mahmud Zengeni ilk olarak Kur’an’ı ezberledi. Daha sonra ilk okunması gereken kitapları okudu. Kasabasındaki birçok medresede çalgı ilimleri okudu ve Molla Mahmud adıyla meşhur oldu.
Mahmud Zengeni, Allahü teâlânın emirlerine uyma, dünyaya değer vermeme ve Allahü teâlâdan korkma konusunda herkesten ileri gitmişti. Allahü teâlâ, ona iyiliğiyle yardım etti ve ona, fasıkların şerrinden, nifaktan, şeytanın ve nefsin şerrinden korunma kuvveti verdi. Eğitimini tamamlayıp lisans ve diplomasını aldı. Kerkük’e döndü, evlendi ve oradaki öğrencilere ilim öğretmeye başladı. Bu arada Hindistan’dan Şeyh Ahmed Lahori Hazretleri oraya geldi. Molla Mahmud bu veliye ve ashabına hürmet, izzet ve şeref gösterdi. Onun bu halini gören Şeyh Ahmed Lahori çok sevindi ve ona dönerek dua etti. Böylece Mahmud Zengeni’nin kalbi açıldı.
Mahmud Zengeni, kendisine manevi ilimleri öğreten bir büyüğü bulunca çok sevindi ve hemen ona teslim oldu. Dersleri yapmaya, söylediği duaları okumaya başladı. Yavaş yavaş kalbindeki nur arttı ve durumu iyiye gitti.
Şeyh Ahmed Lahori Hazretleri Bağdat’a giderek orada Seyyid Abdülkâdir-i Geylânî Hazretleri’nin mescidinde altı ay kaldıktan sonra talebesi Molla Mahmûd’un yanına döndü. Aldığı derslerden dolayı kalbinin nurla dolduğunu ve evliyalık makamına ulaştığını gördü ve sevindi. Ona izin verip, manevi ilimleri o bölgedeki insanların gönüllerine yerleştirmekle görevlendirdi ve Lahor’a döndü.
Mahmud Zengeni olgunluk döneminde Müslümanlara Kadiriyye yolunun adabını öğretmeye başladı. Pek çok kimse ondan faydalandı ve ibadetlerini zevkle yapmaya başladı.
Bir süre sonra Mahmud Zengeni’nin hocası geri döndü. Talebesinin hizmetlerini görünce çok sevindi ve ona dua etti. Bundan sonra Mahmud Zengeni’nin insanlara hak ve hakikati anlatma çabaları daha da arttı. Yolu her yere yayıldı. Birçok kişi onun öğrencisi olmaktan onur duydu.
Mahmud Zengeni’nin öğrencileri arasında oğlu Şeyh Ahmed de vardı. Ayrıca büyüyüp izin almaktan da onur duydu. Şeyh Mahmud Kerkük’te bir tekke inşa ettirdi. Ömrünün sonuna kadar bu tekkede hak yolun bilgisini anlatmakla meşguldü. Daha sonra oğulları ve torunları da burada görev yaptı. Sultan Abdülhamid Han da bu tekkenin yanına bir cami yaptırmıştır.
KAYNAKLAR
1) Hidmet-il-İlm-i Ved’din Alimleri; s.555
Bir yanıt bırakın