Koku ile ilgili deyimler ve anlamları. Hangi deyimler anlamlarında koku sözcüğünü içermektedir? Koku ile ilgili deyimler nelerdir? Koku sözcükleri…
Deyimler bir dilin anlatım biçimlerini, o dili konuşan toplumun tarihini, yaşam tarzını, geleneklerini ve çeşitli özelliklerini gösteren önemli ipuçları sağlar.
Ayrıca deyimler hem yazılarımıza hem de konuşmalarımıza derinlik katar. Söylediklerimizi ilginç kılıyor. Çoğu zaman gerçek anlamlarından farklı bir anlama sahip olan, en az iki kelimeden oluşan kalıplaşmış kelimeler veya kelime grupları.
Bazı deyimlerde asıl anlamlarından tamamıyla arındırılmamıştır. Yerine göre asıl anlamından alınabilir veya başka bir anlama gelebilir. Bunu cümledeki kullanılış şeklinden anlıyoruz.
Deyimleri ve atasözlerini karıştırmayın, ikisi de farklıdır. Atasözleri az sözle çok şey anlatan özlü sözlerdir. Anlattıkları denenmiş ve doğruluğuna inanılmış bir prensiptir (genel kural, kural).
koklamak (koklamak) (duymak)
1) Bir nesnenin kokusunu algılamak: ‘Yazın yağmur yağdığında burada toprağın hoş kokusunu duymak mümkündür.’ -M. S. Esendal. 2) mekanik. bir şeyin sır olarak saklandığını hissetmek: ‘Sen uzun yıllardır gazetecisin oğlum, güzel haberin kokusunu kilometrelerce öteden alırsın.’ -A. Umut.
kokusunu çıkarmak
Gizli tutulan bir konu olduğu anlaşılıyor: ‘Bir yer kokuyorsa baban aracılığıyla engellemek isterler.’ -P. Ali.
(birinin) ağzını koklamak
birinin her arzusuna ve hevesine boyun eğmek: ‘Bunca yıl gurbet azabını, kafir ağzı kokusunu çektik.’ -M. İzgü.
(birinin) ağzını koklamak
Birinin dayanılmaz davranışına katlanmak.
barut kokusu
savaş tehlikesini hissediyoruz.
Bir yanıt bırakın