Peygamberimizin Siyah İle İlgili Hadisleri

Yeni Haber Merkezi

Ebû Saîd Amr İbn Hureys radıyallahu anh diyor ki:

Resûlullah’ın (s.a.v.) siyah sarık takmış, sarığının iki ucu omuzlarının arasına sarkmış haldeki resmini hala gözümde görebiliyorum.

Müslim’in bir başka rivayeti ise şöyledir:

Allah Resulü (sav) siyah sarık takarak halka hutbe okudu.

Müslim, Hac 452-453. Ayrıca bkz. hadis kaynakları no. 785.

Enes (Allah ondan razı olsun)’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:

“Sıralarınızı yakın tutun. Satırlar arasında yaklaşın. Boyunlarınızı hizalayın. Canımı elinde tutan Allah’a yemin ederim ki, şeytanın bodur, tüysüz bir kara koyun gibi safların boş yerlerinden girdiğini görüyorum.”

Ebû Dâvûd, Salat 93. Ayrıca bkz. Nesai, İmamet 28

Cabir radiyallahu anh dedi ki:

Resûlullah (s.a.v.) Mekke’nin fethedildiği gün başında siyah bir sarık ile Mekke’ye girdi.

Müslim, Hac 451. Ayrıca bkz. Ebû Dâvûd, Libas 21; Tirmizî, Libas 11; Nesâî, Menâsik 107, Zînet 109; İbn Mâce, Libas 14

Aişe (Allah ondan razı olsun) şöyle dedi:

Bir sabah Resûlullah (s.a.v.), üzerinde deve eyeri resimleri bulunan, siyah saçtan dokunmuş desenli bir elbise giyerek evden çıktı.

Müslim, Libas 36. Ayrıca bkz. Ebû Dâvûd, Libas 5; Tirmizi, Edeb 49

Ebu Hureyre (Allah Ondan razı olsun)’dan rivayet edildiğine göre, Mescid-i Nebevî’yi siyahi bir kadın veya siyahi bir genç süpürürdü. Bir gün Resûlullah (s.a.v.) o kadını -ya da genci- göremeyince onun nerede olduğunu sordu.

– Öldü, dediler. Hz. Peygamber:

– “Keşke bana haber verseydin!” dedi. Sahabeler ne o kadını, ne de genci umursamıyorlardı. Resûlullah (s.a.v.) devam etti ve “Bana onun kabirini göster” buyurdu. Mezarını gösterdiler. Cenaze namazını kıldıktan sonra Resûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu:

“Bu mezarlar orada yatanlar için zifiri karanlıktır. “Onlara kılacağım namazdan dolayı Cenab-ı Hak kabirlerini nurlandıracaktır.”

Buhari, Salat 72, Cenaiz 67; Müslim, Cenaiz 71. Ayrıca bkz. Ebû Dâvûd, Cenaiz 57; İbn Mâce, Cenaiz 32

Enes (Allah ondan razı olsun)’dan rivayet edildiğine göre, Resûlullah (sav) şöyle buyurmuştur:

“Sizin üzerinize atanan hükümdar, başı kuru üzüm kadar siyah bir köle olsa bile, onun sözünü dinleyin ve ona itaat edin.”

Buhari, Ezan 54, 56, Ahkam 4. Ayrıca bkz. Buhari, Cihad 39

Urve’nin Aişe (Allah ondan razı olsun)’dan rivayet ettiğine göre o şöyle demiştir:

Ey kız kardeşimin oğlu! “Vallahi, iki ayda bir hilal, sonra bir hilal, sonra bir hilal, yani üç hilal görürdük ama Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in evlerinde ateş yanmazdı” dedi. BEN:

– Teyzem! Peki geçim kaynağınız neydi? Söyledim. Teyzem:

– İki siyah, yani hurma ve su. Ancak Resulullah (s.a.v.)’in Ensar arasında süt sağan hayvanları olan komşuları vardı. Bu hayvanların sütünü Resûlullah (sav)’a gönderirlerdi; “Bize içki içirirdi” dedi.

Buhari, Grant 1; Rikak 17; Müslim, Zühd 28

Adi İbn Amira (Allah ondan razı olsun) şöyle dedi:

Allah Resulü’nün (s.a.v.) şöyle buyurduğunu işittim:

“Mal toplamakla görevli olarak görevlendirdiğimiz bir kimse bizden iğne veya bundan daha küçük bir şey saklarsa bu ihanet olur ve kıyamet günü o şeyi getirecektir.”

Bunun üzerine Ensar’dan siyah tenli bir adam ayağa kalktı ve -Sanki onu görüyormuşum gibi hissediyorum- dedi ki:

– Ya Resulallah! “Görevini benden geri al” dedi.

Peygamberimiz:

– “Sana ne oldu?” dedi. Adam:

“Ne dediğini duydum” dedi. Peygamberimiz:

– “Şu sözü şimdi söylüyorum: Kime maddi bir görev verirsek o malın azını veya fazlasını getirsin. “O maldan kendisine verileni alır, haram olanından vazgeçer.”

Müslim, İmâre 30. Ayrıca bkz. Ebû Dâvûd, Akdiye 5

Ata İbn Ebi Rabah’tan şöyle dediği rivayet edilmiştir:

Abdullah İbn Abbas (Allah ondan razı olsun) bana şöyle dedi:

– Sana cennetten bir kadın göstereyim mi? dedi. BEN:

– Evet göster bana dedim. İbn Abbas şöyle dedi:

– O (büyük) siyah kadın! Bu kadın (bir gün) Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’e gelerek şöyle dedi:

– Sara beni tutuyor ve kıyafetlerim açıkta. “İyileşmem için Tanrı’ya dua edin” dedi.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:

-“Sabır edeceğim diyorsan cennet senin için var. “Ama yine de eğer istersen, Tanrı’ya seni iyileştirmesi için dua ediyorum” dedi.

Bunun üzerine kadın şöyle dedi:

– Ben sabırlıyım (hastalığıma karşı). Ancak, “Lütfen dua edin de epilepsi hastası olduğumda üstüm açık kalmasın” dedi. Peygamber (s.a.v.) de ona dua etti.

(Buhari, Merda 6; Müslim, Birr 54)

İbn Mes’ud (Allah ondan razı olsun) şöyle dedi:

Kırka yakınımız Resûlullah (s.a.v.) ile birlikte deriden yapılmış bir çadırda bulunuyorduk. Hz. Peygamber bize şöyle dedi:

– “Cennet ehlinin dörtte biri olmayı ister misin? diye sordu. Biz:

– Evet dedik. Hz. Peygamber:

– “Cennettekilerin üçte biri olmaya var mısın?” dedi. Biz:

– Evet dedik.

Bunun üzerine Allah Resulü (sav) şöyle buyurdu:

– “Muhammed’in canı elinde olan Allah’a yemin ederim ki, umarım sen cennetliklerin yarısı olursun; Çünkü Müslüman olmayan hiç kimse cennete giremez. “Sen müşriklere göre siyah öküzün derisindeki beyaz nokta veya kırmızı (beyaz) öküzün derisindeki siyah nokta gibisin” dedi.

Buhari, Rikak 45, 46, Enbiyâ 7, Eymen 3, Tefsîru suresi (22), 1; Müslim, Îmân 377. Ayrıca bkz. Tirmizi, Cennet 13; İbn Mâce, Zühd 34

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*