Hz. Sare’nin İffetini Koruyan Dua ve Anlamı

Yeni Haber Merkezi

Kıtlık nedeniyle Kenan diyarından (Filistin) Firavun’un zulmünden kaçıp kocası Hz. İbrahim (as) ile birlikte Mısır’a giden efsane güzelimiz Sara’nın iffet ve namusunu korumak için bir dua…

Sara kelimesinin kökeni İbranice Sarah kelimesidir. Tevrat’a göre, ismi ilk olarak Sarai idi (Yaratılış, 11/29), ancak daha sonra Sarah olarak değiştirildi, tıpkı Tanrı’nın Hz. İbrahim’in ismini Abram’dan Abraham’a değiştirmesi gibi (Yaratılış, 17/15). Tevrat’a göre, Tanrı Hz. İbrahim’e, “Karın Sarai, artık ona Sarai deme, çünkü ismi bundan sonra Sarah olacak. Onu kutsayacağım ve ondan sana bir oğul doğuracağım. Onu kutsayacağım ve o milletlerin annesi olacak ve ondan halkların kralları çıkacak” (Yaratılış, 17/15) dedi. Sarai kelimesinin anlamı “Prensesim”, Sara sözcüğünün “tüm insanlığın prensesi” anlamına geldiği belirtilmektedir (Tevrat, I, 112).

Mısır ülkesi Firavun ailesi tarafından yönetiliyordu. Zalim ve kibirli insanlardı. Sınırdan şehre yabancı ve güzel bir kadın girdiğinde hemen Firavun’a bildirilirdi. Evli ise kocası öldürülürdü ve bir erkek kardeşi varsa kadın ondan talep edilirdi. İbrahim (as) Sara annemizle sınırı geçince haber yine saraya ulaştı. Güzel bir kadının Mısır’a girdiği bildirildi. Sara annemizi alıp saraya getirdiler. Bu konu ile ilgili bir hadiste şöyle buyrulmuştur:

“Sara (ra) saraya girdiğinde hemen abdest aldı ve iki rekât namaz kılmak için Allah’ın huzuruna çıktı. Namazı bitirince Allah’a şöyle dua etti:

“Allah’ım! Eğer ben, Sana ve Resûlüne iman etmiş ve iffetimi kocam hariç herkesten titizlikle korumuş olan kullarından isem, bu kâfiri bana yükleme!” (Buhari, Büyu’, ​​100)

Firavun Sarah’a (ra) yaklaşmak istedi. Aniden nefesi kesildi ve felç oldu çünkü Allah Sarah’ı (ra) onun şerrinden koruyordu. Bu birkaç kez oldu.

Firavun onu korkudan serbest bıraktı ve ona kölesi Hacer’i hediye olarak verdi. Etrafındaki insanlar buna şaşırdılar ve şöyle dediler:

“-Bu kadın bir cin. Biraz daha yanımda kalsaydı neredeyse helak olacaktım. Beni kötülüklerden koruması için ona Hacer’i verdim!” dedi.

Ne güzel bir iffet, hayâ ve güzel ahlak örneği…

Ayette şöyle buyrulur:

“Sabır ve namazla Allah’tan yardım isteyin…” (el-Bakara, 45)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Erdemler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*